Bak bana dedi Bahktin, sana "Karnaval"ı anlatayım...

Bakhtin, dilin ve edebiyatın toplumsal yaşamı kurma işlevini vurgulayan bir boyut katmıştır Marksist eleştiriye. (Ben değil,önsözü yazan diyor bunu :))

Bakhtin abimiz bir Rus olup edebiyat teorisyenidir. Yazımıza konu olan Edebiyatta Karnaval da onun bu âleme kattığı önemli bir kavramdır. Sonracığıma özellikle Dostoyevski üzerine çalışmalarıyla ünlenmiştir ki bu çalışmaları da karnaval kavramı bazındadır fülan.
bakhtin ile ilgili görsel sonucu
Mihael Bahtin abimiz
Mesela der ki Bakhtin abimiz "Karnaval, edebiyatla edebiyat dışının maksimum temas noktasıdır. Romandaysa tür ve karnaval kavramları kesişir. Edebiyat türleri de edebiyat dışı söz türleri de, karnavalımsı bir kural tanımazlıkla roman içinde birbirleriyle haşır neşir olur, çatışır.... geleneksel anlamı ile tür alaşağı edilir böylece."

Yaa, n'aber, hem de 1930'larda demiş bunu.

Başka şeyler de  söylemiş. Meselllla " Hiçbir sözce yalnızca söyleyene bağlı kalmaz. Söyleyenle dinleyen arasındaki karşılıklı etkileşim sonucunda oluşur. Her söylem, belli bir kültürel çevrede üretilmiş ve üretilmekte olan tüm söylemlerle bağlantılıdır."  Burada of course Bakhtin abi deyip başka virgüllere geçiyoruz.

Bak mesela burada da ne asil bi' laf etmiş: İnsanın başkalarına nasıl göründüğünü görmek için aynaya bakmasını ne denli boş, hatta sahtekarcadır. Çünkü, hiçkimseye aynada göründüğümüz gibi görünmeyiz.
Kişinin ancak bir başkası yoluyla kendini bir bütün olarak ortaya koyabildiği, öteki tarafından görülebileceğini bilmenin, benliği tanımladığı, öznenin ancak özznelerarası bir ilişki biçiminde var olabildiği bu fenomeolojik model...........

Rus biçimcilerine de gereken cevabı vermiş mesela. Merak eden açsın okusun dermişim:)

Valla da öyle yapın; edebiyat teorisi ve hassaten romanla ilgiliyseniz alın okuyun. Hepsini Narda'dan beklemeyin :p

Makalelerden elime geçen birkaç kelimeyle mektubuma son veriyorum sayın kaarilerim :

Grotesk: Eski çağ Roma yapılarında bulunan, tuhaf, gülünç figürlerden oluşmuş süsleme üslubu. / Kaba gülünçlüklerden, tuhaf, olmayacak şakalaşmalardan yararlanarak karşıt görüntüleri, bağdaşmaz durumları şaşırtıcı bir biçimde birleştiren güldürü biçimi.

Retorik: Güzel söz söyleme, hitabet./ Söz sanatlarını inceleyen bilim dalı, belagat.
Belle letres: Yüksek edebiyat (Belle demek güzel demek değil miydi yav?)
Kanon: Otoantik olarak yerleşikleşen yapıtlar bütünü ( Edebiyat Sözlüğü,Penguin Books,1992)
Sempozyum: İncil yemekleri
Sorokoviny: Ortodoks kilisesinde, ölümden 40 gün sonra yapılan anma töreni.
Pikaresk roman: Başıboşlar romanı
Anacrisis: Söylem veya olay aracılığıyla kışkırtma


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Ölümü görün yazın bir şeyler, üşenmeyin.
E, üşenmeyin dedik ya:)