(...) Papaz evinde büyüyen bir çocuk, sahnelerin gerisindeki yaşam ve ölümle erkenden tanışıklık kurar. Babam, cenaze,evlenme, vaftiz törenlerini yönetir, öğütler verir, vaazlar hazırlardı. Şeytan ilk tanışlardandı, çocuğun kişiliğinde ise onu kişileştirme zorunluluğu vardı. Büyülü fenerim işte bu sıra araya girdi. (…)
Bugün bile, çocuksu bir coşkuyla, gerçekte bir büyücü olduğumu hatırlatırım kendime; öyle ya, sinema insan gözünün aldanışı üstüne kurulmuştur. Hesabıma göre, bir saat film seyrettiğimde, yirmi yedi dakika tam bir karanlık içinde oturmuş oluyorum; yani çerçeveler arasındaki boşluklar. Ben bir film gösterdiğimde aldatma suçunu işlemiş oluyorum. İnsanın belli bir eksikliğinden yararlanmak üzere yapılmış bir aygıt kullanıyorum ben, seyircileri pek heyecanlı bir yoldan etkim altına almaya yarayacak bir aygıt: Onları güldürmemi, korkudan çığlık attırmamı, gülümsetmemi, peri masallarına inandırmamı, kızdırmamı, sarsmamı, büyülememi, derinden etkilememi ya da sıkıntıdan esnetmemi sağlayacak bir aygıt. Bu yüzden ben ya bir dolandırıcının biriyim, ya da, seyirci aldanmaya hazırsa, büyücüyüm. (…)
Benim için bir film, belirsiz bir şeyle başlar. Rastgele bir söz, ya da kısacık bir söyleşi, hiçbir özel durumla ilgisi olmayan dumanlı ama hoş bir olay(…) Bu gerçek bir öykü değil, bir ruh durumudur. (…)
Karmaşık bir doğum süreci olan film, benzerlerime, insanlara söylemek istediğim şeyleri söyleme yöntemimdir. Filmciyim ben, yazar değil. (…)
***
Ingmar Bergman'ın kendi kaleminden bir önsözle açılıyor Yedinci Mühür. Bu iki kısmın ikisi de birbirinden güzel…Bilenler biliyordur da, bilmeyenler için filmin (senaryodan hareketle) felsefi, varoluşsal irdelemeleri çok hoş. Bir kere ölümle satranç oynayan şövalye bile başlı başına katmanlı bir seçim...
Senaryoyu okuduk, darısı filmini ve filmlerini izlemeye.
Kitabın adı: Yedinci Mühür ( Aynı adlı filmin senaryosu)
Yazarı: Ingmar Bergman
Yayınevi: İz yay.
Basım yılı: 2010
Çeviren: Turan Oflazoğlu
keşke tersini yapıp önce filmi izleseydin...
YanıtlaSilHAYATIM TERSİNE GEÇMİŞ BENİM, BOŞVER, BU DA TERSTEN OLSUN :)
SilSevdiğim filmlerdendir, çok küçükken izlemiş bir şey anlamamıştım ama filmin görüntüleri öyle etkileyiciydi ki, lisedeyken bir sene... defterlerimi bu filmin fotoğraflarından oluşturduğum kolajlar ile kaplamıştım. Kesintisiz bir versiyonunu izlemek iyi olur, artık DVDsi bulunabiliyor. Ben de bazı filmleri yönetmenlerin otobiyografilerinden sonra izlemiştim, bazen böylesi daha iyi oluyor.
YanıtlaSilSenaryoyu okurken kestirebiliyorsun zaten görselin iyi olacağını...Geçmişte öyle iyi işler yapılmış ki, şimdikilere belki vakit kalmaz hepsini izlesem, okusam...
Silingmar bergman..bergman..saygıyla eğiliyorum.yedinci mühür harikadır.Persona'da öyle.David lynch'in muholland drive filminin personadan esinlendiği söylenir.Ki mulholand yoluda mutlak izlenmeli.
YanıtlaSilhımm, aklımda olsun söylediğin bu ikisi o zaman.
SilKaynak filmini izledim ben de...kıskançlık, sevgi, öldürme, intikam ve bir sürü duygu vardı... ağır ve düşündürücü bir filmdi...
YanıtlaSilBu önsözde Bakire Meryem Kaynağı diye bir filminden bahsediyordu, belki de bu Kaynak o kaynaktır:)) filmografisini incelerim.
SilYedinci Mühür'ü epey önce izlemiştim. Görüntülerin çok etkileyici olduğu kalmış aklımda. Metnin büyücü olmakla ilgili kısmına bayıldım. Aslında Bergman'ın otobiyografisi Büyülü fener'i hep okumak istemişimdir, herhalde o da en az bu metin kadar etkilieyicidir.
YanıtlaSilÇok teşekkürler paylaşım için. Sevgiler.
Rica ederim. Kitabun önsözündeki samimi anlatım, ve Bergman'ın kişisel bakışını yansıtmasını ben de sevdim.sıra filmlerde.
Sil