TAHSİN YÜCEL: PEYGAMBERİN SON BEŞ GÜNÜ / PAUL AUSTER: SUNSET PARK

 




Tahsin Yücel bu romanında ülkemizin Marksçılarını ve solcularını tatlı tatlı eleştirmiş. Bu ülkede neden gerçek ve başarılı bir solun olmadığının ipuçlarını da okuyabiliriz. Sürükleyici, kurgu kendini belli etse de severek okudum. Öztürkçe kelimeler yıldırmıyor, bir tek eytişim nedir bakmadım ona:) İlk başlarda Vedat Türkali'nin Bir Gün Tek Başına'sını (bu blogda onu da yazmıştım, etiketlerden bulabilirsiniz) hatırladım ama Yücel daha eleştirel ve ironik bir anlatım tercih etmiş. 

Sunset Park tam bir zaman kaybı. Bir avuç Amerikalının "acılı" öyküsü. Öyle amerikan bir öykü ki içindeki evrensel unsurları yakalayamıyorsunuz bile. İnstagramda böyle yazdım. İlk kez Paul Auster okudum ve pişmanım. Belki önceki kitapları daha iyiydi ama reklamlara kanmamın bedelini vakit ve nakit kaybı olarak ödedim:) 

16 yorum:

  1. Ben Auster'i sevdiğim için ''kayıp'' olarak görmemiştim ama hem çok Amerikan olması konusunda hem de yazarın zayıf kitaplarından biri olduğu konusunda hemfikirim. Elinize sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Auster sever olarak senin görüşünle uyuştuğuma sevindim:p
      Leviathan ve Ay Sarayından birini sipariş etseydim keşke diye hayıflandım açikçası. Selamlar.

      Sil
  2. Hımm Tahsin Yücel'in kitabını merak ettim bak :) Emeğine, kalemine sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tahsin Yücel denilince ilk akla gelen eserlerinden. Rica ederim.

      Sil
  3. yücel çok iyi tabii, auster ın da anı günlük tarzı kitapları ile filmleri iyidir :) son yazıma da bi bak ama :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Baktım, birkaç kelime de ben önereyim sonra:)
      Akış halinde yazmışsın yine:)

      Sil
    2. öner tabii oluur :) ondan önceki yazıyı kast etmiştim yaa, kitap çıkaran blogcular adlı yazım :)

      Sil
  4. Tahsin Yücel'i okumadım. Sizin yazdıklarınızdan sonra ilgimi çekti, denk gelirse okumak isterim. Paul Auster'in Leviathan romanını okumuş ve blogumda değerlendirmiştim. Detaylar akılda pek kalmıyor, dönüp yazdıklarıma bakınca hatırladım. Evet, Leviathan'ı beğenmiştim:) Sunset Park'ı okumaya gerek yok o zaman. Reklâmlardan ziyade blog okumalarındaki öneriler benim açımdan daha makbul:) Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Auster'dan aslında Ay Sarayı ya da Leviathan alacaktım, bunlar da blog önerisiydi, ama aceleyle listeme bakmadan bu kitabını seçmişim. Ne yapalım, biri hediye etmedikçe Auster almam herhalde:)

      Sil
  5. Auster’in anı, günlük tarzı kitaplarını tercih ederim ben de Narda’cım, keyifli okumalar:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deep de anı-günlükleri iyi demişti, sen de. O zaman bir dahakine bu tür:)

      Sil
  6. Tahsin Yücel-bence- daha eleştirel bir dil kullanıyor o zamanın solcuları için, her ikisi de solu eleştirmekten asla vazgeçmemiş orası da ayrı tabii, bu kitabına ne zaman sıra gelir bilemedim :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim listemde 3-4 yıldır alınmayı bekliyordu, hatta kitabin adını çok daha önceden duymuştum. Ama sipariş vermek geçen aya kısmet oldu:)

      Sil
  7. Ooo sevdiğim iki yazar, Auster’in benim için özel bir -yeri- var, neden bilmem zaten nedensiz sevgilerin has sevgi olduğunu düşünüyorum. :) 4321, kitaplığımdan bana bakıyor, bir zaman... Okuyacağım, bir zaman, daha fazla bekletmeden, küstürmeden... :)

    YanıtlaSil

Ölümü görün yazın bir şeyler, üşenmeyin.
E, üşenmeyin dedik ya:)