Romantica



Masanın üzerindeki yaseminler güzel kokularını en nazlısından salıyorlar bana doğru aralıklarla. Masanın masam olup olmadığını bilmiyorum… ama yaseminler benim olmalı…


“duvardaki saat,
6:23’ü söylüyor
Geçmiş susamış
Şimdi ise adımsız bir koşucu
ve şimdi 6:43
ve geçip giden cesedi dakikanın
söylüyor bana yaşam şimdi, burası, beğensen de beğenmesen de
ve nostalji kurmakta evini kafamın içinde
ve işte 6:50
sana kim söyledi senin bir kere düşlediğini benim de düşlediğimi
kim söyledi sana geleceğimi yanlış yöne çevirdiğini
işte şimdi 7:16
…”


****
gece gündüz kafama takılan bu rüzgar
benim kadar uzaktan gelen
yüz bin müzisyen tarafından sürüklenmiş
bu hava bugün doğmadı
bir gün bu hava beni delirtecek
yüz kere neden diye sormak istedim
ama hep sözümü kesti
her zaman benden önce konuşur
ve sesi sesimi bastırır
Padam...padam...padam...
Arkamdan koşarak gelir
Padam...padam...padam...
Bana zorla hatırlatır
Padam...padam...padam...






** ilk çeviri, hataları ile  bilinçli ve bilinçsiz, bana ait.
***fotoğraf: m. alvarez bravo, süprüntü.tumblr'dan (ç)alıntı.



13 yorum:

  1. İzin verin elinden tutayım nefretinizin, sanırım onu nereye bırakacağımı biliyorum: benimkinin yanına. " Ona söylenmemiş bir sözüm kalmış gibidir; erken öldüğü için güceniğimdir ona " ile başlarsak yol tam olarak şurada biter gibi olur sanırım. " Bir yol ayrımını yaşayanlar birbirlerinin yollarını merak ederler." Keşke etmeyebilsek. Ve istemekten almaz ömrünü, mecburi bir hatırlamadır bu, bilirim. Şimdi söyleyin sizden kaç defa af dilesem başa döneriz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. pek merak da değil, hatta hiç...belki bir anlamlandırma çabası olanları...

      tesadüf ne biliyor musunuz, şu an playlist'te rastgele modunda Affetmem Asla Seni çalıyor Yıldırım Gürses'ten :)))

      Selamlar.

      Sil
    2. " tenekeci " ye yorumunuz sonrasından bu yana bir vicdan azabı vardı ' şimdi durduk yere hatırlattım, keşke... ' diyerek. Madem şarkılardan tutulan fallarda bile affıma karar çıkmıyor öyleyse usulca susayım ben belki biri gelip ' hadi kalk, cezan bitti ' der diye bekler gibi :)

      Sil
    3. Teneffüse kadar tek ayak üstünde :)

      Sil
    4. zalimsiniz :)
      ve posta kutunuzu kontrol etmemişsiniz halen sanırım bu bana tek ayak cezasını ara sıra ayak değiştirerek yumuşatma hakkı verir :)

      Sil
    5. eskisi kadar değilim:)) Posta kutuma baktım ama başka bir arkadaşımın iki ay önce gönderdiği mail'in tekrarından başka - her nasıl oluyorsa bu anlamadım ama- mail yok, bir de otomatik olarak mail kutuma düşen blog yorumlarından başka. ?

      Sil
    6. Buldum, eureka :) Teşekkürler efem.

      Sil
  2. Ne güzel ifade etmişsin.Ne demişti şair :" Gecemidir seni bana düsündüren yoksa benmiyim seni düşünmek için geceyi bekleyen"
    Gelir arada sırada öyle akla,olmadık zamanda hem de hiç haketmediği halde...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. güzel bir mısraymış.Hangi şair acaba?

      Evet, hak etme olayı kayboluyor bu tür mevzularda:)

      Sil
  3. Siz sorunca şüphe ettim birden yoksa şakkadan Özdemir Asaf diyecektim emmee yoksa Mungan'ın mıydı len ? oldum :) Bildiğiniz halde sormanızda hoş oldu doğrusu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah, şiir sevsem de aklımda mısra tutacak kadar değil;iltifat etmişsiniz efem :)

      Sil

Ölümü görün yazın bir şeyler, üşenmeyin.
E, üşenmeyin dedik ya:)