Flu tv, geçen yıl pandeminin başından beri takip ettiğim bir kanal. Uydurukluk deryasında güneşli bir ada gibi.
https://m.youtube.com/watch?v=5TDx6J5fSO0
Videodan öne çıkanlar:(Çoğunu dört-beş yıldır uyguladığım için mesudum.)
Prof. Kerim Güler: (Dahiliye ve cerrahisi uzmanı)
*Bebeklerinize 2 yaşına kadar şeker vermeyin. 2 yaşından sonra yavaş yavaş verin. İnsülin yükselir, büyüme hormonunu baskılar ve çocuğunuz kısa kalır. Obeziteden kaynaklı kalp, felç vb hastalıkların yanı sıra. Şeker ayrica mutluluk hormonu salgılattığı için şeker bağımlısı da olur....
* Sert diyet yapmayın. Bir anda verilen kilolar geri döner ve bu dengesizlik daha tehlikelidir. Her seyden yiyin, az, dengeli yiyin.3 tane zeytin, bir kibrit kutusu kadar peynir.... Bu tip diyetler yanlıştır.
*Tıp yeni bilgiler getiriyor, bu yüzden bazı eski bilgiler artık yanlış. Yoksa yalancı değiliz eskiden öyle biliniyordu şimdi yeni bilgiler var.
*Somonun ve dolayısıyla omeganın( balık yağının) Türkiye'deki karşılığı SARDALYADIR.(Bayılırım)
*GOFRET mi, Allah korusun.
*Yavaş yeyin. Türkiye'de garson yemeğinizi 10 dakka geç getirse silah çeker adam, Yunanistan'da salatadan sonra 45 dk bekliyor garson.
Fransada yürüyüş yapıyorum, adam yanında bir kadeh şarap bir dilim peynir, dönüyorum ki daha bitirmemiş. Fransada obezite dünyanın en düşüğü. Türkiyede 2009 dan bu yana %40 arttı.Amerika'nin hediyesi bize. Onlardan sonra ikinciyiz maalesef obezitede.
* Egzersiz şart, günde tempolu 30 dk yürüyün her gün, başka bir şey istemiyoruz.
* Şeker sizin çocukluğunuzdaki eski masum şeker değil. Glikoz şurubu var artik her şeyde. Pancar şekeri yok.( Burada araya girip şeker fabrikalarını kapatan, pancara destek vermeyen yöneticilerimizi hatırlatayım. Alpullu bizim orada Lüleburgazdaydı. Lojmanının önünden her gün geçerdim, yıkılmaya bırakılmıştı. Fabrika çalışanları günlerce gösteri yaptılar ama nafile. Galiba Çiller'le başladı bu, gelenler de devam ettiriyor sağolmasınlar.)
* Yağ aldırsanız da o hücreler gene yağla dolacak.
* İlaç zehirdir, dozajı onu ilaç yapar.
*Baklava yiyecekseniz bir dilim yeyin, onu da yavaş yavaş. Ve tereyağı mı, glikoz şurubu mu içindekine bakarak tercih edin.
Not: Linki kontrol ettim ama video gizlidir diyor, ve bulamadım sitede. N'oldu acaba?
Her şeyin başı şeker, daha doğrusu artık şeker taklidi yapan daha beterleri. Hani bir de tuz taklidi yapanları var ya bunların iştah açıcı, yediriciymiş... çintuzu aynı hesap. Hepsin de bir bağımlılık söz konusu.
YanıtlaSilGüzel bilgiler, hayatına alıp sürdüren yaşadı. :)
Glikoz şurubu, kıvam artırıcılar, koruyucular...paketlerin etiketlerini okudukça geri geri kaçıyorum:)
YanıtlaSilMerhabalar.
YanıtlaSilİkinci Dünya Savaşı'ndan evvel, her şey çok daha iyiydi. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra her şey birbirinin parelelinde gelişti ve ilerledi. Sanayi ve teknolojinin gelişmesi de insan sağlığını tehdit eden şeyleri beraberinde getirdi ama, yediğimiz içtiğimiz gıdalardan daha beter değildi. Sağlıklı günler dilerim.
Selam ve saygılarımla
Günden güne kötüye gidiyor, doğal, organuk ürünlere önem verin diyorlar ama onlar da meçhul. Devlet insanını gözetmiyor, gıda etiketlerinde zararlı katkıların adı bile gizleniyor artık. Bunu kanunla düzenleyen de devlet. O katkı maddelerini, gdo' lu mısır şuruplarını filan satan yabancı dev şirketlere boyun eğiyor. Hani bağımsız Türkiye?.
SilTeşekkür ederim yorumunuz için.
Flu tv seyrediyorum arada ben de, bu program çok iyiymiş Narda’cım eline sağlık:)
YanıtlaSilÇok isabetli seçimleri var konuşmacılar açısından. Ama bunun devamı gelmedi nedense.
SilRica ederim, öğretmen tarafım işbaşına geçiyor bu gibi konularda😁