Adam demiş ki
Böyle yalnızlık anlarında, idealleştirmenin ve romantik
aşırılığın tehlikelerinin farkında olmadan düşler kurar yalnız erkekler;
Trende karşısındaki kadına âşık olur, öbür istasyona
varmadan kendini onunla evlenmiş, bir mutfakta makarna yerken ya da pazar
akşamları başını omzuna yaslarken görüverir, bu dünyada yaşadığını ve artık bir
yere ait olduğunu şükran duyguları içinde hissederler.
İşte böyle anlar yalnız erkeklerin hayatlarının simgesidir
ve trende, öğle arası sandviç kuyruklarında, havaalanındaki kalabalıklar
arasında dışarıya hiç belli etmeden böyle anlar yaşarlar. Acınası bir halleri
vardır tabii ki ama çiftlerin oluşması için bu anlar hayati önem taşır. Kadınlar, yalnız erkeklere, böyle hayallere
kapıldıkları için minnettar olmalılar; çünkü bu hayaller, gelecekteki sadakatin
ve kendini yok sayma becerisinin temelini oluşturur.
Hey mösyö, minnettarız
lakin aynısı biz kadınlar için de geçerli. Kadındaki bir anlık, evim,
yuvam, çocuğum olsun dürtüsünün baskınlığı (tek bir an) olmayaydı sizin düşler
bi' b.ka yaramazdı. ( Buraya bir gülücük
işareti, ifadeyi yumuşatmak için)
Şaka bir yana mösyönün şu uyarısını ciddiye almalıyız
kadınlar olarak: Kadınlar, romantizmde çok başarılı, büyüleyici erkeklere kuşkuyla yaklaşmaları gerektiğini de
öğrenmeliler... (buraya da gülücük
işareti, göz kırpan cinsinden )
Dostlar ve Romalılar,
Adamın burjuva
kelimesi hakkında yazdıklarına da değinmek isterim. Hoşuma gitti:
On dokuzuncu yy.'ın başında ortaya çıkan romantik akımdan bu yana, burjuva kelimesi,
birçok insan için kayda değer bir hakarettir.
... Batılıların hayal güçlerine hâlâ
egemen olan romantik dönemin değerlerine göre burjuva olmak, para,
güvenlik, gelenek, temizlik, aile, sorumluluk, iffet ve (belki de) açık havada
yürüyüş yapmak gibi konularda, başkalarının çoktan değiştirdiği düşüncelere,
saplantılı bir biçimde bağlı olmak anlamına gelir.
Doğduğu kent olan Zürih'i seven ve onu sıkıcı olamakal
nitelendirenlere karşı burjuva bir kent olduğunu söyleyip savunmaya girişiyor
yazar: Yollarda kimse nereden geldiği belli olmayan bir merminin kurbanı
olmuyordu kimse, caddelere sessizllik hakimdi, her şey düzenli ve temizdi.
Londra
ile karşılaştırır:
(Arkası sonra, gece gece yoruldum:p)
Güzel tespitler şahsen üzerime aldım ben :) bir kitap önerisi olduğunu sonlara doğru çakozladım:)
YanıtlaSilBirkaç güzel tespiti daha var, onları da yazayım :)
SilBu çift olma şeysi zaten hep bir anlık kararlar, sonrasında eli mahkum kabulleniyorsun galiba:ppp