YENİ EVLİLER,EVLENECEKLER YA DA EŞİNİ YENİLEYECEKLERE AMME HİZMETİ :

EVLİLİKTE YENİ ROLLERE UYUM

* Evlilik önce romantik bir ilişki olarak başlar. Sonra güç mücadelesine dönüşür.

* Bir taraf hep verici olursa  ruh sağlığı bozulur.

* Evliliğe alışma sürecinde yaşananları kazanım olarak görebilmek, çiftin şansıdır.

* O evlilikte ortaya çıkabilecek sorunlar, genelde flört aşamasından belli olur.

*Evlilikte ilk şart öz bilinçtir; yani kişinin kendini tanıması, güçlü-zayıf yönlerini, yeteneklerini…bilmesidir.

* Birbirini "suçlamadan konuşmak" gibi basit ama önemli farkındalıklar gerektirir.


*Evlilikte yeni kazanımlar: Yeni rollere uyum (eş,ebeveyn olma…)

*Evlendikten sonra ileride değiştiririm onu, gibi saklı düşünceler kesinlikle yanlıştır.

*Birlikte yaşamayı öğrenmek çoğu zaman zor bir süreçtir. Düşünce katılığı (inat) olan insanlarda bu daha zordur.

*Çiftlerden birisinin kendisini ifade edememekten dolayı haksızlığa uğradığını hissetmesi ve birikmesi, tahammülsüzlüğe sebep olur.

* Huzur verebilmek için önce kendi huzurlu olmalıdır.

* Kafalarında "yerleşik şemalar" (güvensizlik şemaları,değersizlik şemaları,kaybetme korkusu şemaları vb.), yanlış inançlar olanların bunların farkına varması gerekir.

*İlk 5 yılda boşanma oranı çok yüksek. Bu yüzden evlilikte ilk 5 yıl kritik ve özel bir süreç olarak görülüyor.

* İyi eş olmanın formülleri diye bir şey yoktur. İdealize etmek tehlikelidir.

* Hangi kişilerin çift olarak birbirine iyi geleceği bilinmez. Ayrı ayrı çok farklı gibi duran kişiler çift olarak büyük bir uyum gösterebilirler.

* Evlilikteki bir sorunu, bir tarafa ait bir suçmuş gibi görmek yerine, çiftin birlikte yaşadığı bir süreç-sorun olarak görmeli ve bir tarafa yüklenmemelidir.

* İyi niyetle de olsa, ailelerin müdahalesi genellikle kötü sonuç verir.

* Eşine, beğenmediği tavrının sebebini, onu suçlayıcı bir şekilde sormuş olmak, iletişim değildir.

* Erkeklerde anne bağımlılığı ve anneyi eş yerine koymak, çocukluktan gelen ciddi bir problemdir. Burada anneye bağlılık yerine bağımlılık söz konusudur.

* Erkeğin, evlendiği ve yaşı ilerlediği halde sorumluluktan kaçması (baba-koca rolünü benimseyememesi, sadece kendi arkadaşlarıyla vakit geçirmesi, eşine ve çocuğuna zaman ayırmaması), çağımızda çok görülen bir  "ergen tavrıdır."

* Erkeğin üzerindeki geleneksel sorumluluk rolleri baskıcı unsurlardır aynı zamanda.

* Evliliğin ilk yıllarında başarılması gereken şey "biz olma" becerisidir.

* Hayattan kendi istediklerini belirleyip tamamlayamadan evlenen kişilerde evlilik rollerine uyum sağlanamaz.

*Çiftin " Senin ailen, benim ailem" çıkmazına düşmeyerek, ailelerin  çift üzerindeki etkilerinden kaçmaları gerekir .

12 yorum:

  1. bnm için geç bir yazı oldu ama olsun zevkle okudum :)
    katılıyorum
    hayatta kendi istediklerini belirleyip tamamlamadan evlenenler uyumsuz oluyo ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet, burası mühim. İyi geceler diyeyim o zaman:)

      Sil
  2. Şimdi bunları okucaz.. sonra hepimiz mutlu mu olcaz :)) Biz her şeyi biliriz, ama hayata yansıtmayız..Çünkü bizim gözümüzde evlilik zafer kazanılması gereken bir güç savaşıdır :))) ama hepsi mantıklı, güzel bir paylaşım.. teşekkürler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. mis kokulu kahveyi rumuz yapmış hatunum, bunlar okumakla olmuyor elbet.Önce FARKINDALIK sonra PRATİK gerektiriyor. İşte bu sebepten alıntı yaptığım kaynakta, bununla ilgili farkındalık test,seminer ve TERAPİLERİ yapıyorlar.Çift olarak sizi tek başınıza bu zor yolda bırakmıyorlar:)Ama bu püf noktalarının farkında olmak bile büyük bir adım bence.Okuyarak bile bir şeyi değiştirdim misal ben kendimde :pp

      Sil
    2. Sevgili hemşerim.. Yazıyı küçümsemek amaçlı söylemedim zaten. Önce ortada sorun olduğunu anlamak ve çözüme yanaşmak gerekir. Ama işte ben bunları tek tek okurken biri canlandı da beynimde.. Ondan dedim.. FARKINDALIK taşımayan ve "sorunun varlığı"nı beceriksizlik olarak algılayan birine karşı ne yapsanız boş :)

      Sil
    3. :) Yorumumu yazdıktan sonra senin yorumundaki gülücük parantezlerini gördüm. İşte o keçi inadı ve at gözlüğü olanlardan Allaha sığınmak gerek:)

      Sil
  3. çok güzelmiş :)Keyifle taki ettim:)

    YanıtlaSil
  4. Evlilik insan doğasına aykırı.İki farklı karekterde insanın bir arada yaşaması zor .Bir yerde fedakarlık olayı.Birde iletişim kurmayı bilmiyoruz.Duygularımızı ifade edemiyoruz.Sevgiyle kalın

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunu sadece evlilik olarak almayalım (doğamıza aykırı mıdır değil midir düşünmedim, iki kişi olmak arzusu fıtri olduğuna göre aykırı olduğunu sanmam.Zor olduğu için, beklentileri resmileştirdiği için sorunlara teşne bir alan olabilir) iki insanın birlikteliği olarak da ele alalım: İlk şart insanın kendisini gerçek manada tanıması ve tartması, yani oturmuş bir kişilik, gizli kalmış,bastırılmış yön ve duyguları da buna dahil. İkincisi ise iletişim; anlayışlı,sabırlı, olmaya yönelmiş bir niyetle, iletişim...

      Sil
  5. Eğer yazının sonundaki alıntı ibaresini (linkini) görmeseydim, dilime öyle bir düşecektin ki... muhtemelen yüzyılın sonuna kadar kafana kakar dururdum.
    Özlü söz: Evlilik sudur; iç iç kudur.
    Karışıp akıl vermeyin la, evlensinler boşansınlar. Bize de ekmek çıksın...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. senden mi korkcam, dola istersen, şimdi bir şeyler daa yazardım ama kamusal alan ne de olsa:pp

      silah tüccarları gibi oldun gözümde resmen :p

      Sil

Ölümü görün yazın bir şeyler, üşenmeyin.
E, üşenmeyin dedik ya:)