KISA KISA




Klişe ya da kültürümüzde yok diye uzak durduğum kimi şeylerin aslında bu devrin insanı için oksijen tüpü görevinde olduğunu anladım. Bunlardan biri çay töreni olacak. Biraz Japonlardan çalarak biraz da kendim uydurarak. Ya da buna benzer başka bir şey.




***


Pazar günü sabahtan gece yarısına kadar kar yağdı. Tam bahar geldi derken... hüzünlüydüm de o gün. Yoksa karı severim, çıkıp gezmek isterdim... Ama bütün gün evde kaldım, biraz kitap okumaya çalıştım, biraz ağladım, biraz düşündüm, biraz küfrettim... Gece kar dinmemişti. Ben karda dolaşmak istiyorum dedim evdeki beyfendiye. Aldım başımı çıktım. Sokak lambalarının kimi sarı kimi beyaz ışıkları altında inceceikten tozan karı seyrettim. Yerlerde, bahçelerin yeni yeşermiş çimleri üzerinde, arabaların, motorsikletlerin, kaldırımların üzerinde yeni birikmeye başlamış kara baktım. Yürüdüm yürüdüm, içimde öyle bir şey vardı ki buradan ta İzmir'e kadar yürüyebilirdim. Kendimi tutmasam şehrin çıkışına varırdım, öyle bir duramamazlık... Etraf tenhalaşmaya başlamış, ürktüm biraz da, döndüm. Dönerken komşu apartmanın kedisiyle karşılaştım. Pisi pisi bu soğukta neden dışarıdasın deyince durup bana baktı...Epey bir süre beraber yürüdük yamalı bohçayla. Bundan sonra ona yamalı diyeyim, renklerinden ötürü. Sarı, gri, beyaz, siyah...Yüzünde de siyah bir leke var, uzun tüylü, tombul bir şey. Evet, evet, iyi oldu bu buluş! Telefonumu bilerek evde bırakmıştım. Fotoğraf çekmek yerine görüntüleri hafızama kaydetmek için. İyi de yapmışım, her adımım gözümün önünde şimdi, yaşadım...

***

Hayatta bazı şeylerin gerçekten zamanı varmış. Keşke biri bunu bana,  başıma kaka kaka öğretseydi yıllar önce. Benim hayaletlerle dolu kendi dünyamda bunu keşfetmem mümkün değildi. 

Onunçün der ki Nardanız, yapmak istediğiniz hiçbir şeyi ertelemeyin. Bunun için de neler yapmak istediğinizi iyice bi' düşünün ey genç ahali... kafa patlatın, öyle boş iştahlardan bahsetmiyorum....


***

Google plus kapatılıyormuş.
Üzüldüm mü, hayır.
Nihayet bi' işe yaramayan uygulama olduğunu anlamışlar.

Hele de youtube'u filan satın aldıktan sonra Google'ın her şeyi google plus'a bağlaması beni çileden çıkarmıştı. İzlemeleri kolay olsun diye herhalde, her şeyde tek hesap. Sana ne be, kimliksiz oturum açmak istiyorum belki ben. Oh olsun.

***
Pamukkale Turizm konkordato ilan etmişti. Mahkeme kabul etmemiş.
Üzüldüm mü, hayır.
Konforlu otobüsler alıyorsun ve  destinasyonlarını artırıyorsun tamam da bunun maliyetini güzergahındaki her kasaba garajında durup yolu uzatarak ve fiyatlarına absürt şekilde yansıtarak yaparsan olacağı buydu. Bu yaz Altınoluk'tan dönerken sırf bayram diye normalden fazla fiyata bilet sattığınızı, önceki bayram da, zam gelecek diye on gün önceden İzmir'e  bilet satmadığınızı unutmadık. Allahın sopası yok, satıcı adam neden satılmıyor diye sorduğumda söyleyivermişti!

***
Keskinoğlu da konkordato ilan etmişti. Üzüldüm mü, hayır. Çalışanlarının emeğini nasıl sömürdüğünü hiç unutmuyorum. Elemanlarım, mesai ücretleri ne zaman yatırılacak, çocuğun okul kitapları alınacak filan diye aşındırırlardı ofisi. Mecburen çalışırlardı yine de. Benim emeğimin karşılığı da olmadı zaten. 

Sadece şuna üzülürüm, üretim yapan bir yerin kapanması her daim kötüdür ülke için. Kötü yönetim her yerde kol geziyor işte.

***
TRT 2 dönmüş! Eski formatıyla. Nihayet birileri sesimizi duymuş demek ki. İnşallah eski kaliteyi yakalarlar. Malum sebeplerden dolayı şüpheliyim biraz. Açılış iyiydi ama, Ahlat Ağacı, Bir Ayrılık... Açar ve Taşçıyan yine yorumluyorlardı filmleri. Onlar, Dorsay ... yıllarca onları izleyerek öğrendik bir şeyler öğrendikse sinema hakkında.


29 yorum:

  1. bende trt 2 nin dönmesine sevinenlerdenim ...

    YanıtlaSil
  2. Trt2 cidden iyi olmuş ya, konkordatolara ben sadece çalışanlar için üzülüyorum firmalar kapanacak onca insan issiz kalacak

    YanıtlaSil
  3. Her konkordato veya iflas haberiyle içim yanıyor.İşsiz umutsuz kalan aileler aklıma geliyor.Her işçi bir aile demek.
    Yamalı bohça...Güzel isim olmuş.Bizim apartmana girip çıkan bir kedi var o da öyle,renkli renkli.Kınalı diyorum ben ona :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kınalı adını taktığım bir horozumuz vardı.Birkaç yıl bahçeli evimizde oturmuştuk. Ne güzeldi....
      :)

      Sil
  4. Hayatta bazı şeylerin zamanı olduğuna ben de gönülden katılıyorum..
    Selamlar,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geç kalmayalım baribari bu sonra. Artık aklımda tutuyorum bir şeye karar verirken.

      Selamlar...

      Sil
  5. bizim evin önünde de anlattığınız gibi bir kedimiz var. Bi nazlı bi nazlı... Alıştı tavuk döner, pastırma vs. yemeye. Bugün baktım tavada kızarmış balığın yüzüne bakmadı.

    Karda yürümek güzeldir. Sürekli ertelediğim bir hayalim var. Kar üstünde sucuk-mangal :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla hepsi hanım kedisi olmuş:)
      Ben de kızakla kaymayı kuruyorum fakat mangal olayı da çok cazip. İkisini birleştirecek bir aktivite düşüneyim bundan sonra:)

      Sil
  6. ben de diyorum izmir de kar ne alaka. :) başka diyarlara mı göçtün?
    karda gece dışarıda gezmek çok güzeldir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oooo, sultanlık bekarlığı bırakınca böyle Trakyalara göçtüm ya :)
      Arada kar yağıyor buraya da.
      Valla iyi ki çıktım o gece. Keşke daha uzun yürüseydim hatta.

      Sil
    2. Hımm demek öyle. Sultanlik iyi değil zaten. Demokrasi daha iyi. :)
      Allah mesut mutlu huzurlu etsin.

      Sil
    3. Sultanken demokrasi, demokratken sultanlık mı isteniyor ne:)))
      Teşekkür ederim.

      Sil
  7. Merhaba, Değerli Blog Arkadaşım; İnsana Davet sitesinde "Blog Keşif Etkinliği ve Önemli Duyuru" başlıklı yazımızda size de yer verdik. Hemde önemli bir duyuru içeriyor... Bakmak isterseniz beklerim...Selam ve Dua ile...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Elbette. Teşekkürler.

      Sil
    2. Hayırlı teskereler olsun kardeşim. Emeğine sağlık, uzun bir blog listesi olmuş.

      Sil
    3. Teşekkür ederim :) çok değerli insanlar var eksik yazmak istemedim :)

      Sil
  8. Çok güzel bir yazı olmuş, elinize sağlık.

    YanıtlaSil
  9. Blogunuzu yeni fark ettim ve izlemeye aldım. İyi çalışmalar.

    YanıtlaSil
  10. Çok dolu dolu bir blog. Daha uzun bir zamanda tüm yazılara göz atacağım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Okuyan gözlerinize sağlık :)

      Sil
  11. Oooo, Japonlar gibi çay içeceksin artık desene ben tebrik ediyorum (şaka değil gerçekten) çünkü hiç sabırlı değilimdir hemen saniyede çayı koyacağım, demlemesini bile beklemeye tahammül edemiyorum:))))sen güzel yemek de yapıyorsundur diyorum çünkü o da sabır ve zahmetli bir iş...Alla'm acaba ben niye böyle tembelim bu konularda dedim şu an...

    Yine keyifle okudum, sevgiler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de pek sabırlı biri sayılmam ama bir yol bulunur herhalde seremoniler için:)

      Yemek yaparken de bazen çok sabırsızım, bazen de en karışık tarifleri denerim. Şimdilik idare ediyoruz, şikayet eden olmadı:)
      Yazmak yerine ev işi yapıyor olmak bu ara canımı sıkıyor, orası ayrı:)

      Yorum için teşekkürler, selamlar, sevgiler:)

      Sil
  12. Çalışanların işsiz kalması üzücü, emin olun en çok da çalışanlar zarar görüyor bu durumda. TRT2 eski vizyonuyla dönmüştür umarım, zira artık güvenmediğim, tarafsızlığı çokça yitirmiş bir kurum olarak görüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle tabii, patronlar yatları katları ile Avrupada cirit atar, olan çalışana olur. Asgari ücretten vergi alınır, patronların vergi borcu silinir...
      Trt için ben de şüpheliyim. Yine de iyi şimdilik:)

      Sil
  13. Çay törenlerini ben de merak ediyorum, klasik bir çay tiryakisi olarak:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben fazla abartmam ya, çayı da çok içmiyorum zaten:)

      Sil

Ölümü görün yazın bir şeyler, üşenmeyin.
E, üşenmeyin dedik ya:)