Bir hareketlenme
olunca avluda küçük bir kalabalığın oluştuğunu ancak anlayabildim. Ya da bu
kalabalık sadece Selim İleri ve diğer yazar-çizer takımının öz kalabalığıydı.
Program saatini geçeli tam yarım saat olmuştu. Hiç şaşmaz; en az yarım saat.
Kalabalığın içini seçemeden salona sürüklendik. Aslında ilk panel için
buradaydım, gerçekleri söyleyecekler miydi? Edebiyat ve Medya. Programda
belirtilen katılımcılardan biri yoktu, yerine iki kişi gelmişti. Medyada, kitap
ekleri de dahil, işin reklam karşılığı tanıtımdan öte bir şey olmadığını söylediler.
İzleyiciler tarafında bulunan, böyle tekliflerle hiç karşılaşmadığını
söyleyerek karşı çıkan gazete eki editörünün ise 22 yıldır bu işi yapmasının
getirdiği "ağır abi"liğini açık ederek gönlünü aldılar. "Bağımsız edebiyat dergilerine,
eleştiriye, eleştiri kurumuna ihtiyacımız var" dediler. Bloglardan ve dijital
medyadan iyi diye bahsettiler, bağımsızlık açısından. O bağımsız eleştirinin en güzellerini, en
sakınmazını blogumda yapmaya karar verdim o sırada. 750 milyon dolarlık yayıncılık piyasasını da
not aldım; ders kitapları hariç hem de, 2012 yılı yayıncılık raporuna göre.
Bunu da acımasız eleştirilerimde yeri geldikçe kullanabilirdim.
9. ÖYKÜDE HAYAT İZLERİ Mİ? NE GEREKSİZ
BAŞLIK!
Ama Mehmet Zaman
Saçlıoğlu'nu dinlemek istiyordum. Daha hiç kitabını okumamıştım da bir
röportajını beğenmiştim. Oysa bu bölümdeki en güzel konuşmayı ne o, ne Behçet
Çelik yaptı, Birgül Oğuz diye bir kız yaptı. Ara verildiğinde -işini bilen o
piyasacılardan birinin açtığı- stantta kitaplarını aradım. Bulamadım. M. Z.
Saçlıoğlu'nun listemdeki iki kitabını
aldım. Birisini T. Bey'e kaptırdım, söz verdi ama ben yine de buradan
sesleniyorum, haftaya gelecek o kitap, yoksa sizi ifşa ederim J
10. HAKAN GÜNDAY İŞİ ÇÖZMÜŞ, YOLU AÇIKTIR
BÖYLE GİDERSE
Edebiyat ve iktidar: Edebiyatın
iktidarları da buradasınız işte. İçimizden geçirdik bunu seslice.
Bana Akif
Kurtuluş gibi panelistler verin gerisini koyverin. Azıcık salın gari,
kendinizle bile dalga geçin. Edebiyatla iktidarın ta en başından, her zaman ve
her yerde bağı oldu ki, dedi. Üstelik sadece siyasi iktidar değildir söz konusu
olan, her çeşit iktidar edebiyatın alanındadır, işçi-işveren, karı-koca
arasındaki iktidar da… dedi Pakrat Estukyan. Hakan Günday hazırlanılmış gibi ama
hazırlanıldığı belli olmayan güzel sözler
söyledi. Ama en çok, bir izleyicinin sorusuna verdiği cevapla beni mest
etti. İşi çözmüş. Hangi kitabıyla başlasam okumaya?
11. O KİTABA ARKA KAPAK YAZIM NASIL ÇIKMADI?
Çünkü yayıncı
yazarın isteğini her zaman yerine getirmiyormuş. J Gerçi sevgili
yazarı görüp selam verdiğimde kendisi hatırlattı, unutmuşum. Ben sadece
kitabını okumuş ve düşündüklerimi yazmıştım. Yazdıklarım eline geçtiğinde yeni
baskılarında arka kapakta kullanma fikrini duymak bile bana yetmişti. Hâlâ da
yetiyor.
Yazi basligini goruyorum ama yazi gornmuyo:( problem bendenmi kaynakli acep ;)
YanıtlaSilBende sorun yok ama...
YanıtlaSilBende de sorun yok:)
YanıtlaSilbende de sorun yok desem gıcıklık mı yapmış olurum sayfayı yenleyince de mi aynı acaba çok ilginç ama başlık var yazı yok Allah Allaah.
YanıtlaSilBir gün senin gibi olmayı hayal ediyorum birike birike kırk kütüphaneyle falan artık ancak diyorum sonra inşallah böyle kültürlü bir hanımefendi olurum ben de:)
Hakan Günday geçen ay kütüphaneden almıştım iki kitabını elimde süründürme huyum yüzünden yetişmedi tabi. Kinyas ve Kayra yazarıni ilk kitabı hayli yakın bulmuştum da kendime depresif takılıyordum karakterle bitiremedim ama dediğim gibi bir gün tekrar alıp kalan kısmı da bitiririm inşallah.Diğeri de Az dı yazarın son kitabıydı sanırım ona da aynı anda başlamayadım biri bitecekti belki neyse nasip işte. Bunda kitabın ismini tanımlarkenki oyun cezbetmişti beni A ve Z alfabenin ilk ve son harfi.Nasıl yarım yamalağım yahu tek tek ilerle Şeyma mesajı verdi şimdi bu olay bana öyle yapacağım herhalde bundan sonra :)
Bazen blogspot bey çok yoğun oluyor,kafası karışıyor, ondandır kurabiyem :)
Sililtifat etmişsin, senin daha iyi olacağından kuşkum yok, en azından rol modelin benim :pppp
Bence de ağırdan al, tek tek, aheste, tadını çıkara çıkara:)Öpüldünüz efem gıyaben :)
Yahu, onbir madde sıralamışsın, birden sonra sekize atlamışsın. Nerde kızım gerisi?
YanıtlaSilO yayıncıyı, kusura bakma ama ben yayıncıdan saymıyorum. Matbaacı o, hem de en dandiğinden.
Ha o yazara da pek güvenme bence, kıvırmayı iyi bilir.:))
aradakiler araf.
YanıtlaSilyayıcı ve yazarlar hakkındaki görüşlerimi ve farkındalığımı biliyorsun ki, meraklanmana gerek yok.