ŞAHSİYET VE TUTUNAMAYANLAR









Haluk Bilginer'in oyunculuğunu hemen herkes takdir ediyordur. Ben de The Jeffersons'ın Türkiye versiyonu olan Tatlı Hayat'taki abartılı tarzı hariç izlediğim tüm işlerinde beğenmişimdir.

Yine de Emmy ödülünü aldığını duyunca şaşırdım, Şahsiyet dizisindeki oyunculuğu ile aldığını da öğrenince diziye göz atayım dedim. Malum Emmy Amerika'nın verdiği bir ödül, dizinin Amerika kıstaslarını bir ölçüde karşılaması gerekir diye düşündüm. Henüz dördüncü bölümdeyim ama yazıyı yazmak için sonunu beklemeye gerek yok.

Evet, teknik açıdan yönetmen Saylak ve ekibi kıstaslara uygun iş çıkarmış. Dronlar, crane'ler, kurgu falan. Senaryoda da benzer "evrensellikler" var. Kimi sahneler klasik Hollywood sahneleri. Hangileri derseniz başa dönüp tekrar izlemem lazım, ama artık sinemayı Hollywood'dan ayrı düşünemeyiz zaten değil mi?*

Konuya gelelim. Senarist Hakan Günday eleştirel bir iş çıkarmış. Türkiye'de yaşadığımız, üstünü örttüğümüz, toplum olarak iliklerimize işlemiş "paçozluğu", (riyakarlığı, kokmuşluğu vs.) habire didiklemiş. Bu açıdan bence iyi bir iş yapmış. Mesela gazeteci Ateş'in silahlanmayla ilgili, medyanın her şeyi aydınlatması ve gündemde tutması gerekirken "unutturmaya" yönelik çalışmasıyla ilgili söyledikleri. İlgili sahnede, gazetecinin evinin duvarında faili meçhul kalmış gazetecilerimizin fotoğrafları görülüyor mesela. Zaten Günday, hatırla fiilini motto haline getirmiş bu senaryosuyla. (Ayrıca alzheimer'dan bahsederken de hastalığı bilerek yazmış Günday. Bu da babasını parkinson alzheimer'dan kaybetmiş biri olarak dikkatimi çekti...)


Yine de bir sonraki bölümde ne olacak diye heyecanla beklediğiniz bir dizi değil bence. Ama bir yazar olarak, senarist olarak böylece - biraz da öfkeyle- göz yumamadıklarını belirtmesi hoşuma gitti. Kitaplarını okumasam da genel tarzına uygun olduğunu kimi okuduğum yorumlardan anladım. (Sanırım Kinyas ve Kayra'yı okumaya başlamış, devam edememiştim bir dönem.)

Bir de bölümlerdeki reklamlar var, bir kitabın ve yazarın adı doğrudan senaryoda geçiyor, bir yerde de kocaman bir pizza kapağı kameranın önünde:) Puhu TV'den ücretsiz izleyebiliyoruz diziyi şu anda. E, prodüksiyon maliyetleri bir şekilde karşılanacak...  Gerçi bahsedilen kitap gerçek bir kitap mı emin değilim. Belki diziyi bitirirsem karşıma yeniden çıkar, kontrol ederiz:)

Tv'lerdeki abuk sabuk zibilyon tane diziye bakınca yere göğe konduramayacağımız, eli yüzü düzgün bir dizi olmuş.
ahlat ağacı ile ilgili görsel sonucu 
Gelelim TRT1'de yeni başlayan diziye.



Daha adını Tutunamayanlar koymasıyla kitch hissi vermişti ki dün akşam tesadüfen ilk bölümünü izleyince Leyla ile Mecnun'un kötü bir taklidi olduğunu anladım. Hatta dedim eski senaristle böyle bir şey mi deniyorlar, ne bileyim, iş yapan bir şeyi zorla devam ettirmek isterler ya. Ama senarist aynı değil. (Zaten bildiğim kadarıyla senarist "muhalif" olduğu için ve bunu senaryoda yansıttığı için dizi kesilmişti.)


Bir de başrol oyuncusuna gelelim. Doğu Demirkol, N.B. Ceylan'ın Ahlat Ağacı ile tanındı. Öncesinde sosyal medyada tanınırlığı varmış galiba. Şu ki Ahlat Ağacı'nda da beğenmemiştim, dünkü bölümde de. Olduğu gibi bir hali var ve iki bambaşka işte aynı olduğu gibilik bana iyi bir oyunculuk gibi görünmüyor. Bir de anne ve ablası mükemmel İstanbul şivesiyle konuşurken bu arkadaş Niğde ağzıyla falan konuşuyor aynı evin içinde.

Diğer karakterlerde de Leyle ile Mecnun'daki tipik karakterlere öykünülmüş ama onlar da olmamış.

Kısacası umut vaat etmedi benim için. Ama ilerleyen zamanlarda bir şeyler değişirse haber verirsiniz, izlerim:)

Au revoir canlar.


*(Birisi şu olabilir: Komiser Nevra'nın annesiyle konuşması, annesine seni seviyorum kızım demekten korkma dediği sekanslar filan... Bizdeki geleneksel ailede böyle bir konuşmanın geçme olasılığı düşük ama film izliyoruz zaten:) Gerçi yeni nesil psikolog ve iletişimcilerimizin yöntemleri de eskisinden farklı...Açıkça konuşmak iletişimin en önemli yanı. Ama bazen bir sıkı sarılmak bir saatlik sözden evla... neyse, bu bambaşka bir yazı konusu.)


15 yorum:

  1. Sabahları işe başlamadan bir bölüm izliyorum.

    YanıtlaSil
  2. Henüz ne Şahsiyet'i nede Ahlat Ağacı'nı izlemedim. Ve izlemek istediğim film, diziler. Bende Haluk Bilginer'i çok seviyorum, ses tonunu, oyunculuğunu....
    Ah o çakma dizilere gelirsek izleyemiyorum ve neden hâlâ bir adım ileri gidemiyoruz diye kızıyorum....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Milleti uyutma derdindeler bence o yüzden vazgecemiyorlar. Her alanda olduğu gibi dizi ve sinema sektöründe de işi bilmeyenler iş başında bence ayrıca.
      :)

      Sil
  3. şahsiyet gerçekten çok hoştu, haluk bilginer gerçek bi sanatçı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok uyuyor karaktere, ya da karakteri canlandırmış :)

      Sil
  4. Şahsiyet'i ben de merak ediyorum ama diğer dizi pek ilgimi çekmemişti. Yorumunuzu okuyunca da izlemesem de olur dedim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tabii arada bakılabilir, belki bir şeyler oturur ya da değişir. Rast gelirsem kontrol ederim ama peşine düşmem:)

      Sil
  5. Şahsiyeti 2018 de izlemiş ve beğenmiştim. Haluk Bilginer'in oyunculuğunu hep beğenmişimdir.
    Tutunamayanların tamamına bakamadım ( daha doğrusu uzun uzun bir diziyi izleyebilmem için yemek yada ütü yapıyor olmam lazım ) gördüğüm kadarı ile yüzeysel bir dizi olmuş. Kadro yeni değil gibi hep aynı kişiler . Başroldeki iki kişi hariç.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hep aynı kişilerle yapılan işler sıkıyor beni bir noktadan sonra. Taklit olmasaydı, daha orijinal olsaydı iyi olurdu bence. Tv de takip ettiğim tek bir program bile yok benim:)

      Sil
  6. Şahsiyette Cansu Dere oynadığı için izlemiyorum dayanamıyorum izlemeye çok yapay geliyor bana

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cansu Dere'nin kim olduğunu bile bilmiyorum, o derece desem yeridir.İlgilenmemişim, ilk piyasaya çıkışında beğenmediğimi hatırlıyorum sadece. Bugün tüm bölümleri izlemiş oldum. Sonuç olarak Günday'ın senaryoyla yaşadığımız paçozluğa dokunmak istemesi bile benim için yeterli. Yoksa eleştirilerim var elbet. Oyuncu ve oyunculuklara da .

      Sil
  7. şahsiyet iyi diyolar,haluk amca ödülü kaptı,helal olsun..🙂

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de duyuyordum sosyal medyadan ama bazen gereksiz yere abartılmış oluyor, yanıltıyor insanı. Tabii Bilginer ödül de alınca bir bakalım diyor insan. Bir üstteki yoruma da yazdım genel düşüncemi özetle:)

      Sil
  8. Tutunamayanlar bana da olmamış hissi verdi. Ama Şahsiyet'e bayılmıştım her açıdan...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şahsiyet son kertede amerikan polisiye şablonunda ama dediğim gibi değindiği, daha doğrusu bağırdığı şey önemli. Yoksa eleştirilerim var:)) Ülkemizin kanayan yaralarını önce kabul etmeliyiz. Evet bizde taciz, tecavüz,ensest, pedofili, üç maymunu oynamak gırla gidiyor!

      Sil

Ölümü görün yazın bir şeyler, üşenmeyin.
E, üşenmeyin dedik ya:)